Meclis Toplantısı Karıştı

      Sıradaki içerik:

      Meclis Toplantısı Karıştı

      e
      sv

      Halkın İçinden Gelip Halkı Unutmak”

      avatar

      admin

      • e0

        Mutlu

      • e0

        Eğlenmiş

      • e0

        Şaşırmış

      • e0

        Kızgın

      • e 0

        Üzgün

      Siyaset, makam ve koltukların ötesinde bir gönül işidir. Bir insanın bir kapıyı tıklatıp “Hayırlı günler” demesi, bir esnafın elini sıkması ya da bir yaşlının duasını alması; partilerden, rozetlerden çok daha kıymetlidir. Çünkü siyaset dediğimiz şeyin özü, insanların yüreğine girebilme maharetidir.

      Bugün varız, yarın yokuz. Koltuklar geçici, unvanlar geçici, güç geçicidir. Geriye kalan tek şey, halkın hafızasında bıraktığınız izdir. Bu yüzden kim “Ben halkın içinden geldim” diyorsa, önce halka dönüp şu soruyu sormalıdır: “Aynı yerde misiniz?”

      Son dönemlerde görüyoruz…

      Bazı isimler, vatandaşın elini sıkmak yerine, hangi partiden olduğuna bakarak yüzünü çeviriyor. A Partiliysen hoş geldin, B Partiliysen kapı aralanmıyor. Böyle bir siyaset anlayışı ne bu şehre ne de bu millete yakışır. Taraf gözeten, gönül kapısını kapatan, insanı insan olduğu için değil, oyu için değerli gören bir siyasetçinin kaybettiği sadece oy değildir; kaybettiği itibarıdır, samimiyetidir, güvenidir.

      Oysa halk çok nettir:

      Kimse kimseden imkânsız şeyler istemez.

      Bir selam, bir tebessüm, bir hatır sorma…

      Ama bazıları için bunlar bile fazla geliyorsa, o zaman o kişiler önce kendilerini sorgulamalıdır. Unuttukları bir şey var: Halk sizin ayağınıza gelmez; siz halka gidersiniz. Görev, insanların gönlüne dokunmaksa, rozetler cebinize konur, siyaset bir kenara bırakılır.

      Bu yüzden buradan açık bir çağrı yapmak gerekir:

      Her siyasi, “Halkı kucaklamak için mi varım, yoksa sadece kendi çevreme hitap etmek için mi?” sorusunu kendine sormalıdır.

      Siyaset, ayrıştırma değil birleştirme işidir.

      İnsanlarımızın ihtiyacı olan da tam olarak budur.

      Eğer bir yola çıkıldıysa, el sıkıp gönüle girmekten kaçmadan…

      Kapı ayırmadan…

      Parti bakmadan…

      İnsana insan olduğu için değer vererek yürünmelidir.

      Aksi takdirde bugün var olanlar, yarın unutulmaya mahkûmdur.

      Sözün özü:

      Halkı unutanı halk da unutmayı çok iyi bilir.

      Ada54haber Tbhabermedya Ada54_tv İmtiyaz sahibi Tanju Bozan

      • Site İçi Yorumlar

      En az 10 karakter gerekli