Hizmet yok ama ‘kavga, yalan’ çok

Değerli okurlarım,
“Hırçın siyasetçi” olduğunu söyleyen İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet hiç değişmemiş, değişecek gibi de görünmüyor.
Seçimi sandığa gitmeyen AK Parti seçmenin ikram ettiğini bilmesine rağmen CHP oylarıyla kazandığını söyleyerek İzmitlilerin aklıyla dalga geçiyor.
2019 seçim beyannamesine, “Kentteki tüm tuvaletleri modern şekilde yeniden düzenleyeceğiz. Tuvaletleri ücretsiz yapacağız” yazmasına rağmen 5 yılda yapa yapa bir tuvaleti ücretsiz yapmakla övünüyor ama Belsa Plaza’daki Leyla Atakan Kütüphanesine gidenlerin tuvalete ücret ödediğini söylemiyor.
“Güç zehirlenmesi” yaşadığından olsa gerek Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere kamu kurumları ve STK’lar la uzlaşmak yerine kavga etmeyi tercih ediyor.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Kışlaya, mektebe, camiye siyaset sokmayın” sözünü unutan Başkan Hanım, seçim öncesi okullarda ziyaret ettiği okullarda istediğini alamayınca cami avlusunda “tezgah” açıyor.
Seçim öncesi sabah namazında gittiği camilere seçim sonrası cuma günleri gidiyor, camiden çıkanlara mobil ikram aracından kek, lokum ve sıcak çorba dağıtıyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin İbrahim Karaosmanoğlu ile başlayan Tahir Büyükakın ile devam eden cemevi yapımı, ihtiyaçları ve sorunlarının belirlenerek giderilmesi konusundaki duyarlığını bilmesine rağmen cemevleri yasal statüsünün ibadethane olarak sayılması için “rol çalmaya, ön almaya” çalışıyor.
TEMELİ ATILAN KREŞ 6 DEĞİL 5Değerli okurlarım,
Fatma Kaplan Hürriyet’in kamuoyunu yanıltan açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını belgeleriyle yazdığımda dostlarım “Bak Galip Hoca yine yazmış” diyerek eleştirmememi, meydanı boş bulup istediği gibi at koşturmasını istiyorlar.
Aylık ücreti bin TL olan Yeşilova Çocuk Evini, önceki genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na “ücretsiz” diye aştırarak İzmitlilerin aklıyla alay eden, genel başkanına gerçeği söylemeyen Başkan Hanım kusura bakmasın hata yaptıkça eleştireceğim.
Yazdıklarımı okuyunca, gerçekleri öğrenince “İyi ki Galip Hoca yazdı” diyeceksiniz.
Fatma Hanım, 2019 seçim beyannamesine, “Tüm çocukların yaşlarına, yeteneklerine ve ihtiyaçlarına yönelik kreş kuracağız, bunları kent geneline yayacağız” yazmıştı.
Seçim sonrası “Her mahalleye yapabildiğim kadar kreş açacağım” demesine rağmen 5 yılda[A1]  açtığı 2 çocuk evinden Yeşilova Çocuk Evinde 107, Tüysüzler Çocuk Evinde 46 çocuk eğitim alıyor.
5 yılda önceki dönemden kalan 2 binayı kreşi dönüştüren, seçime yakın “Erenler ve Tepeköy Çınar Evleri” temellerini atan Fatma Hanım “6. Kreşin temelini attık” diyerek kamuoyunu yanıltıyor.
“6. Kreşin temelini Şirinepe Ekopark’da attık” dediği 3 derslikli Çınar Çocuk Evini de belediye değil hayırsever iş insanı Erol Kolaylı annesi rahmetli Havva Kolaylı adını yaşatmak üzere yapıyor.
Katılımcı olmadığı için ihalesi iptal edilen Yenimahalle’de planladığı kreşi Allah’tan temeli atılmış gibi göstermiş, hizmete açıldı da diyebilirdi!
Henüz inşaatı devam eden 2 kreş için öğrenci kaydı yapıyor olmasına ne demeli?
Tüysüzler Çınar Çocuk Evi gibi bir yıl gecikirse ne olacak?
Gelelim Fatma Hanımın çok önemsediği Tavşantepe Mahallesine.
27 Haziran 2019 tarihinde makamında ziyaret eden Tavşantepeli kadınların mahallerine kreş yapılması talebine Hürriyet “Şu anki bütçe ile kreş yapma imkanımız yok. Eylül’de stratejik plan açıklanacak, o planlar içinde kreş de yer alacak. Ancak bu planladıklarımızı 1 yıl sonra gerçekleştirebileceğiz” cevabını vermişti.
Aradan bir değil koskoca beş yıl geçti ama Tavşantepe’de bırakın kreş açmayı,
temeli bile atılmadı.
 TAVŞANTEPE-HASTANE YOLUDeğerli okurlarım,
Tavşantepe Mahallesi demişken geçtiğimiz günlerde Şehir Hastanesi duvarı önünde Başkan Hürriyet’in esip gürlediği yol asfaltlaması üzerinden yaşanan tartışmanın dünü ve bugünü hatırlayalım:
Bir: Başkan Hürriyet 5 Ocak’ta Tavşantepe Ulu cami ziyaretinde cuma namazı sonrası cemaatin “Şehir Hastanesi’ne ulaşmak için kullandığımız toprak yolun iyileştirilmesini istiyoruz” talebi sonrası yaptığı açıklamada “Yolun iyileştirilmesi ve ışıklandırılması için fen işleri ekibimiz yola baktı. Bir gün içerisinde organize oldular ve kepçeyi vurduk” demişti.
İki: Geçtiğimiz günlerde Tavşantepeli vatandaşların şehir hastanesine girişi kolaylaştırmak üzere hastane yönetiminin talebi üzerine duvarı yıkan Büyükşehir Belediyesi ekipleri İzmit Belediyesinin aradan 4 ay geçmesine rağmen asfaltlamayan yolu da asfaltlamak isteyince, İbrahim Efe’nin şovu ile beklediği ortamın oluştuğunu görünce fırsatı lehine değerlendirmişti.
Üç: İzmit Belediyesi aradan geçen 3 ayda yolu asfaltlamadığı gibi yolun kendi sorumluluklarında olduğunu söyleyerek Büyükşehir Belediyesi yetkililerini engellemiş ve yolu yüne asfaltlamamıştı.
Dört: Hafta başında yolu asfaltlamak için Tavşantepe’ye giden İzmit Belediye Başkan yardımcısı ve CHP’li meclis üyeleri ile yaptıkları açıklamada, “Biz vatandaşlarımızın talebi üzerine burada bir çalışma programı hazırlamıştık. Ancak Büyükşehir ekiplerinin çalışma yaptığını gördük” demiş.
Başkanından aldığı talimatla hızını alamamış, “Vatandaşımız mağdur olmasın diye Büyükşehir’in yarım bıraktığı yolun devamını bugün itibariyle yapmaya başladık” diyerek asfalt çalışmasının gecikmesinin sorumlusu olarak Büyükşehir Belediyesini göstermiş.

Buradan başkan Hanıma, yardımcısına ve meclis üyelerine soruyorum, “Tavşantepe halkını çok önemsiyordunuz, kepçenin önünde fotoğraf çektirerek basınla paylaştığınız 5 Ocak’tan bugüne kadar neden Tavşantepe Yolunu asfaltlamadınız?”
Varsayalım ki 5 Ocak’ta verdiğiniz sözü unuttunuz, 25 Nisan’dan buyana bir hafta geçti, neredesiniz?
Sahi, yolun İzmit Belediyesi sorumluluğunda olduğunu söyleyip Büyükşehir Belediyesi ekiplerine engel olunurken çıkıp “Büyükşehir Belediyesi’nin yarım bıraktığı yolu İzmit Belediyesi olarak biz asfaltlıyoruz” demek ne kadar etik değerli okurlarıma bırakıyorum.
SONUÇ: İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’ten sonra yardımcıları ve meclis üyeleri de Şehir Hastanesi Tavşantepe yolu üzerinden gerçeği yansıtmayan bilgilerle kamuoyunu yanıltmaya devam ediyorlar. “Hırçın siyasetçi” olduğunu söyleyen Fatma Hanım “Kavga ve yalan” üzerinden siyaset yaparken beş yıl önce verdiği “kreş” sözlerini unuttuğu gibi, temel attığı kreş sayısını da bilmiyor.